Haklı nedenle derhal fesih işçi bakımından olabilecek en kötü senaryodur. Bunun nedeni, işçinin bazı haklarını yitiriyor olmasıdır. Böylesine önemli bir işlem öncesi işverenin işçinin savunmasını alması gerektiği düşünülebilir. Peki, ama haklı nedenle fesihte savunma alınmaması durumunda ne olur?
Haklı nedenle fesihte savunma alınması
İş Kanununun 25inci maddesinde işverenin haklı nedenle derhal fesih halleri sayılmıştır. Bunlardan birisi de, işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı fiillerinden dolayı iş akdinin feshedilmesidir.
İlgili maddenin 2nci fıkrasında getirilen bu düzenlemenin önemi; maddenin diğer fıkralarına göre fesih hallerinde işçi kıdem tazminatı hakkına sahip oluyorken, bu fıkraya göre yapılan bir feshin işçinin kıdem tazminatı hakkını yitirmesine neden olmasından kaynaklanmaktadır. Peki haklı nedenle fesih durumunda işçinin savunmasının alınması şart mıdır?
Haklı nedenle fesih nedir?
Haklı nedenle fesihte savunma alınıp alınmayacağı konusuna girmeden önce haklı fesih kavramını doğru anlamak gerekir. İş Kanunu’nda iki tür fesih vardır:
- Bildirimli fesih
- Haklı nedenle derhal fesih
Bu fesihlerden ilki 17’nci madde kapsamındayken ikincisi İş Kanunu’nun 24 ve 25’inci maddelerinde düzenlenmiştir. İşte yazının da konusu olan haklı fesih, işverenin işçiyi haklı nedenle derhal işten çıkarabildiği ve İş Kanunu’nun 25’inci maddesinde açıklanan haklı nedenle fesihtir.
Haklı fesih kısaca özetle şöyle tanımlanabilir:
Haklı nedenle fesih; işçinin ya da işverenin İş Kanunu’nun 24 veya 25’inci maddelerinde yazılı sebeplere dayanarak iş akdini feshettiği ve ihbar süresini beklemek zorunda olmadığı bir fesih türüdür.
Bunun anlamı, haklı nedenle feshin derhal sonuç doğuracağı ve haklı nedenle fesih yapan tarafın iş akdini anında sona erdirebileceğidir.
Haklı nedenle fesih sebepleri
İşverenin haklı nedenle fesih sebepleri oldukça uzun bir konu olup bu konuda bilgi almak için şu yazıya göz atabilirsiniz: https://mustafabaysal.com/14-maddede-isverenin-hakli-nedenle-fesih-sebepleri/
Ama buradaki fesih nedenlerinin ortak özelliğinin, bahse konu fiillerin işçinin hatasından, noksanlığından ya da bir yanlışından kaynaklanıyor olmasıdır. O halde böyle bir yanlış fiilin varlığına nasıl karar verilebilecektir?

Bildirimli fesihte savunma alınmaması
Eğer yazımızın konusu, 4857 sayılı İş Kanununun 17nci maddesi uyarıca yapılan süreli fesih olsaydı; bu tür bir fesihte işçinin savunmasının alınmaması başlı başına bir ihlal olurdu ve sırf bu nedenle bile fesih geçersiz hale gelebilirdi.
Bunun nedeni; İş Kanunu’nun 19’uncu maddesinde açık şekilde “Hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan bir işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesinin, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemeyeceğine” dair hükümdür.
Fakat bildirimli fesih ile haklı nedenle fesih farklı kavramlardır ve birbirine karıştırılmaması gerekir. Bu yazının konusunun haklı fesih olduğunu özellikle vurgulamak isterim.

Haklı fesihte savunma alınması şart değil
Ancak mevzu bahis, 25inci madde kapsamında yapılan bir haklı nedenle derhal fesih olduğunda işçinin savunmasının alınmaması tek başına feshi geçersiz hale getirmeyecektir.
Bunun nedeni, haklı fesihte savunma alınması gerektiğine dair herhangi bir mevzuat hükmünün olmamasıdır.
Bir Yargıtay kararı şu şekildedir: “… Somut olayda, mahkemece fesih sebebi yapılan eylem nedeniyle davacının savunmasının alınmamış olmasından dolayı feshin geçersiz sayılması gerektiği sonucuna varılmış ise de İş Kanunu’nun 25/II inci maddesi uyarınca yapılan iş sözleşmesi fesihlerinde işçinin savunmasının alınması zorunlu olmayıp, işçinin savunmasının alınmamış olmasından dolayı feshin geçersiz olduğuna ilişkin gerekçe yerinde değildir.” (Yargıtay 22 Hukuk, 2011/1851 E.).
Bir başka kararda ise şöyle denilmektedir: “… Davalı işveren, davacının iş akdinin daha önceden işten çıkartılan bir işçiye işyerine ait vasıtayı verip, o kişinin izinsiz olarak işyerine girmesini sağladığını iddia ederek ve bu gerekçeyle haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur. Bu savunma şekline göre haklı fesihte, feshin yazılı olması veya fesih öncesinde savunma alınması gerekmediğinden Mahkemece tarafların delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken…” (9 Hukuk, 2017/19386 K.).
Savunma istemede 6 gün kuralı
İşçiler tarafından sık karıştırılan bir konu da 6 iş günlük süre konusudur. Bu hususu daha önce yazmıştım: https://mustafabaysal.com/hakli-nedenle-fesihte-6-is-gunluk-surenin-onemi/
Haklı nedenle fesihte önem arz eden 6 iş günlük süre, bazı işçilerin zannettiği gibi, işçiye savunma için verilmesi gereken süre değildir.
Bu süre, haklı fesih yapma hakkına sahip olan işçinin bu hakkını kullanması gereken süreyi ifade eder. Haklı fesih yapma hakkına sahip olan taraf, işçi ya da işveren olsun, bu hakkını 6 iş günü içinde kullanmazsa bir daha kullanamaz. Altı iş günlük süreye ilişkin bazı teknik detayları yukarıdaki yazımda izah etmiştim.

SONUÇ
Yukarıdaki Yargıtay kararından da açıkça görüldüğü üzere, eğer iş sözleşmesinin feshi İş Kanununun 25/II maddesi gereğince yapılacaksa, işçinin savunmasının alınmasına gerek yoktur.
Burada dikkat edilmesi gereken husus, feshin 17nci madde kapsamında yapılması durumunda ise işçinin savunmasının alınmasının mutlak bir zorunluluk olduğudur.
Tam bu noktada akla şöyle bir soru gelebilir: İşveren işçinin savunmasını alsa daha iyi olmaz mı? Ya da haklı fesihte işçinin savunması alınmaz mı?
Elbette işçinin savunması alınsa daha iyi olur ve savunma alınmasının önünde bir engel de yoktur. Bana kalırsa da işçinin savunmasının alınması iyi olur; fakat kanunen savunma alınması işlemi ihtiyaridir ve savunma alınmaması işvereni tek başına haksız duruma düşürmez.
Haklı fesihte savunma alınması ile ilgili sık sorulan sorular:
Savunma alınmadan ihtar verilir mi?
İhtar, haklı fesihten tamamen farklı bir konu olup bir nevi uyarı olarak kabul edilebilir. Kanunen aslında ihtar müessesesi bile yoktur. Yine de işveren işçisine bir konuda ihtar vermek istiyorsa, bunun için savunma alması yasal olarak gerekmez.
Savunma verilmezse ne olur?
İşveren işçiden savunma ister ve fakat işçi tarafından savunma verilmezse, bunun tek başına bir anlamı olmaz. Yani işçi savunma vermediği için suçlu olmaz. Yine de işçilere tavsiyem, mümkün olduğunca savunma vermeleri yönündedir.
Tutanak tutulmadan savunma istenir mi?
İşçinin savunmasının istenmesi için hiçbir şart ya da özel durum yoktur. Dolayısıyla işçinin savunması, elbette ki tutanak tutulmadan da istenebilir.
İşçinin nasıl savunma yazması gerektiğini anlattığım bir yazıma şuradan bakabilirsiniz: İşçi savunması nasıl yazılır?
Merhabalar ben market sektöründe çalışıyorum sürekli marketimize gelen müşteri bizden başka müşteriden kalan fişi rica etti bunu bütün arkadaşalara söylemiş arkadaşımız da bir kaç tane kalan fişi verirken başka müşteri görüyor şikayet ediyor müdürümüz herkesi arıyor başka kim verdi diye ben vermedim bir kaç tane topladım ama vermedim kimseye fiş müdür bana yazdığı tutanakta ben işbirliği yapmışım diye benim üzerime oynuyor kimseye ben fiş biriktirin verin demedim müşteri kendi gidip söylemiş nasıl bir savunma yazarım yardımcı olur musunuz teşekkür ediyorum
Merve hanım, bu tür durumlarda, ne yaşanmışsa onu yazmanız en doğrusu olacaktır. Başka türlü hareket etmeniz halinde, daha ağır sonuçları olabilir.
Merhaba hocam öncelikle herkese yol gösterdiniz için size çok teşekkür ederim ben ve arkadaşlarım 2016 yılında taşeron firma adına bir kamu kurumuna işmakinası opr olarak işe alındık 7 ay caliştıktan sonra işten cıkarıldık sonradan cok uğraştik bizi geri almadılar ve sonradan teşeron işçiler hepsi kadro oldu 5 yıla yakın oldu biz hakkımızı nasıl aramalıyız teşekkürler
Kurumsal bir şirkette çalışırken işyerine alışveriş sitesinden birini çağırdım ve sattığı ürünü almadığım için aramızda gerginlik olunca üç gün sonra gelip işyerini bastı ve şirket beni kod 29 ile üç gün sonra işten çıkardı (25/II/d). Bu durumda iş bulmam güçleşecek, kimse bana iş vermeyecek, şahıslar geldiğinde ben yoktum, herhangi fiziksel zarar vermemişler, sadece küfür, hakaret vs olmuş, karakolda şikayetçi olmadım, acaba bu kodu değiştirebilme şansım var mı sizce, ne önerirsiniz? Teşekkürler iyi çalışmalar.
Merhaba, 29 kodun size bir zararı olması ihtimali çok düşüktür; ancak kod değişiminin nasıl olduğunu merak ediyorsanız, şu yazımda izah etmiştim: mustafabaysal.com/sgk-cikis-kodu-degisikligi-nasil-yapilir
Merhaba ben bir iş adamı ile birlikte 11.5 yıl makam şoförü olarak çalıştım fakat bu adam benim sigortamı farklı farklı yerlerde gösterdi yarısı bankadan yarısı elden olarak ve ben bu iş adamından ayrıldım ve 1,5 yıl oldu tazminat vermiyor param yok piyasa kötü vs bu adama nasıl dava açarız yada yanında çalıştığıma dair bir belge yok bunun bir çözümü var mı teşekkürler
Merhaba, öyle ya da böyle dava açarak hakkınızı aramanız ve bu durumu ispat etmeniz gerekir Volkan bey. Bir avukattan yardım alırsanız işleriniz kolaylaşacaktır.
Merhaba ben danışman personeli olarak çalışıyorum , iş arkadaslarimizdan biri korona oldu ve onun nöbet günü benden bı sonraki nobetti ve hem 12 saat kendi yerime hemde 12 saat arkadaşın yerine bakmak zorunda kaldım takı nöbet bitimine 2 saat kala uykusuzluğa dayanamadım bilinçsiz bir şekilde uyumuşum 15 dakika sonra uyandığımda firma yetkilileri beni uyurken görmüş ve bağlı olduğum taşeron firmaya mail atmışlar şimdi onlarda beni en kısa sürede savunmaya çağırıyorlar lütfen yardım edin ne yapmam gerekiyor bilmiyorum . Saygilarimla
Merhaba, ne yaşamışsanız onu söylemeniz yeterlidir. İşçinin günlük 11 saatten çok çalıştırılması hiçbir surette mümkün değildir ve uyumanız doğru olmasa da normal karşılanmalıdır.
Merhhaba ben iş yeriden iş kanunun 4457 sayılı 25.maddesi 2. Fıkrasının b cild bendi ile işten çıkarıldım ne yapmalıyım
Gülcan hanım, şu yazıma göz atabilirsiniz.
Ozel bir sektorde, butce ve eleman kisitlamasi gerekcesi ile 3 arkadasimizi isten çıkardılar. Hakki nedenmi
Birde dava icin ne kadar sureleri var. Cikislarina imza atsinlarmi. Tesekkurler
Zafer bey fesih tarihinden itibaren 1 ay içinde işe iade davası açmaları gerekir. Çıkışa imza atılmasına gerek yoktur. Çünkü çıkış zaten SGK kayıtlarından görülebilir.
Haklı neden değildir ama geçerli neden olabilir. Fakat bunun takdirini mahkeme yapacaktır. İşe iade davası açılacaksa, 1 ay içinde açılması gerekir.
merhaba,
çalıştığım banka beni iş kanunu 25/2 den haklı sebeple tazminatsız olarak işten çıkardı. olayın gelişiminde banka müfettişi beni odasına çağırıp hakkımdaki suçlamaları iletip savunma yazmamı istedi. suçlamaları yazılı göstermedi ve savunmam için makul bir süre vermedi. acil yazmamı istedi ben de yazdım. savunmam alındıktan 19 iş günü (32 takvim günü) sonra , olayın disiplin kuruluna iletilmesinden sonra ise 17 iş günü( 30 takvim günü) sonra fesih bildirimi yapıldı. bu durumda hak düşürücü süreninin geçtiğini söyleyebilir miyiz? savunmamda müfettişin yönlendirmesi ve benim o anki psikolojik çöküntüm sebebiyle bazı cümleler benim aleyhimde ve işveren için ispat niteliğinde. ancak savunma alınma usulüne itiraz edebilir miyim? usule uygun olmadığını kanıtlayabilirim ama mahkeme bu durumda usule uygunluğa bakar mı?
cevap iletebilirseniz çok memnun olurum.
iyi çalışmalar.
Merhaba. Savunmanız ve olay ile ilgili bir şey söylemem mümkün olmaz. Ancak mahkeme 6 iş günlük süreye mutlaka bakacaktır. Eğer bu süre geçirilmişse ancak işveren yine de haklıysa, tazminatınızı size ödettirecektir. Kanaatimce, feshe yetkili makam/kişi kimse, onun önüne geldikten sonra 6 iş gününün geçirilmemesi gerekir. Buna göre değerlendirmeniz doğru olacaktır.
Merhaba yerel bir markette 16 aydır kasiyer olarak çalışıyordum son zamanlarda zorunlu olarak fazla calistirildim ne mesai nede saat olarak geri alamadım 1 yıldır da hiç bir zaman saatinde cikarilmadim en son mağaza müdürüne bünye min kaldirmadi ğini bir çare bulunmasını aksi takdirde başka bir iş aramak zorunda olduğumu bildirdim kapı açık gidebilirsin denildi bende kendime mecburen is buldum cikmadan 2 hafta önce bildirdim fazla mesailerimi istediğimde hakkım olmadığı söylendi eve ihtar gönderilmiş istifamin kabul olmadığına dair bende o şartlar altında çalışmanın mümkün olmadığını haklarimi istediğimi bildiren ihtar gönderdim 1 hafta oldu geçen ayin maaşını da yatirmadilar ilerleyen süreçte ne yapmalıyım lütfen yardımcı olun
İhtarnameyi en başta göndermeniz gerekirdi. Yine de geç sayılmaz. Bir an önce dava açarak hakkınızı arayabilirsiniz.
Merhabalar ben dün işten çıkarıldım ve konuşup anlaşmamıza rağmen okulum bahane edildi çıkarmamak için uğraşıyorum diyen patronumun iki gün sonra firmayı arayarak çıkışımı verilmesini istediğini öğrendim çok şaşırdım ne yapmam gerekir ?
Şartları varsa öncelikle işe iade davası açabilirsiniz. Bunun dışında da duruma göre kıdem tazminatı ya da ihbar tazminatı gibi haklarınız olabilir. Hangi haklarınızın olduğunu tam anlamak için site içinde biraz araştırma yapmanızı öneririm.